Hidrolik Asansör – CE Belgesi

Femko Belgelendirme, 2014/33/AB Asansör Yönetmeliği kapsamında, 2705 kimlik numaralı Onaylanmış Kuruluş (Notifed Body) olarak Uluslararası tanınırlık yetkisi, Türkak Akreditasyonu, alanında uzman mühendis kadrosu ve sektör tecrübesiyle; Asansör Risk Analizi, Asansör Tasarım İnceleme Belgesi, Asansör Birim Doğrulama, Asansör Modül H1 Belgesi, Asansör Modül B+E Belgesi, Asansör Modül G Belgesi, Asansör Modül F Belgesi, Asansör Modül D Belgesi, Teknik Dosya Denetimleri ve Asansör CE Belgelendirme işlemlerinizin tümü için profesyonel hizmetler sunmaktadır.

1. GİRİŞ

Türk asansör sektörü, inşaat sektörü ile sürekli etkileşim halinde bir sektördür. Geniş halk kitleleri tarafından dikey ulaşım aracı olarak yaygın olarak kullanılmaları dolayısıyla, ülke ekonomisi açısından önemli bir faaliyet alanıdır. Türkiye’nin her bölgesinde mevcudiyet göstermesi dolayısıyla ise, denetim altında tutulması gereken önemli ürünlerdendir.

Asansörler, riskli ürün grubunda yer alması dolayısıyla Makine Emniyeti Yönetmeliği’nden (2006/42/AT) ayrı bir düzenleme getirilmiştir. Asansörler tahrik sistemlerine göre elektrikli, hidrolik ve makine dairesiz olmak üzere üç grupta toplanmaktadır. Proje kapsamında yer alan asansörler, Türkiye’de %6 oranında montajı gerçekleştirilen hidrolik asansör mevcuttur.

Hidrolik asansör, modern bir icat değildir ve prensip olarak çok eskidir. Sıvı olarak ilk önceleri su, daha sonra ise yağ kullanılmıştır. Önceleri sadece fabrikalarda ve depolarda kısa irtifalı yük asansörü olarak tercih edilen hidrolik asansörler, 1950 yıllarından itibaren yaygın olarak insan asansörü olarak da kullanılmaya başlanmıştır. (Hidiv Kasrı /Anadolu Hisarı).

Yaygın olarak; iki, üç ve dört duraklı iş yeri binalara, iki, üç, dört ve beş duraklı apartmanlara, küçük hastanelere, klinikler ve tıbbi binalara (3 kata kadar), düşük seyahat mesafeli, 500kg -5600kg arasında malzeme taşıma kapasiteli endüstriyel binalara monte edilmektedirler.

Yapıları gereği veya mevcut bulunan bina içi trafik yoğunluğu nedeniyle hidrolik asansörlerin uygulamasının uygun olmadığı yerler ise, çok büyük mağazalar, dört katın üzerindeki hastaneler, kuyu dibi deliği açılmasının büyük risk olduğu yapılar ve elektrik gücünün pahalı olduğu yerler veya elektrik gücünün sınırlı olduğu yerler olarak sıralanabilir.

Bununla birlikte ister kullanım alanları kısıtlı olsun isterse az katlı binalarda kullanılsın, hidrolik asansörler, onaylanmış kuruluş ile çalışma zorunluluğu bulunan ve Bakanlığımız tarafından piyasa gözetimi ve denetimi faaliyeti gerçekleştirmesi sürecine kadar birçok paydaş grubunun etkileşimi altında bulunan riskli ürünlerdir. Söz konusu paydaş grubu; sektör, onaylanmış kuruluş, belediye/valilik ve A tipi muayene kuruluşu olarak sıralanabilir. Paydaş grupları ile doğru etkileşim, piyasa gözetimi ve denetimi sürecini olumlu etkileyeceği gibi ürünün riskinde de azalma görülecektir.

2. AMAÇ

Hidrolik asansörlere yönelik gerçekleştirilecek piyasa gözetimi ve denetimindeki amaç;

  • Hidrolik asansörler onaylanmış kuruluş ile çalışılması gereken riskli ürün gruplarından olup, piyasaya arz edilmiş olan hidrolik asansörlerin 2014/33/AB Asansör Yönetmeliği kapsamında uygunluk seviyelerinin tespiti,
  • Yapılan tespitler ışığında riskli asansörleri piyasaya arz eden firmalar ve riskli asansörlerin belirlenmesi,
  • Riskli asansörlerin güvenli hale getirilmesinin temini,
  • Haksız rekabetin önlenmesi ve monte edenlerin belirli uygunluk seviyesine ulaşmasının sağlanması,
  • Denetimler ve alınan önlemler ile piyasada farkındalık oluşturulması,
  • Çok sayıda bulunan paydaş grubunun işleyişini doğru şekilde sürdürmesini sağlamaktır.

3. DAYANAK

Bu rehber aşağıda belirtilen yönetmeliğe ve standartlara dayanılarak hazırlanmıştır.

  • 2014/33/AB Asansör Yönetmeliği
  • TS EN 81-2 + A3 Asansörler- Yapım ve Montaj İçin Güvenlik Kuralları – Bölüm 2: Hidrolik Asansörler

4. HİDROLİK ASANSÖRLER HAKKINDA TEKNİK BİLGİLER

Hidrolik asansörler, elektriğin tahrik ettiği pompanın yağı itmesiyle pistonların kabini kaldırması esasına göre çalışmaktadır. Pompalanan yağ, hidrolik makinesinden belirli şartları yerine getirerek geçip, borular vasıtasıyla silindiri harekete geçirmektedir. Silindirin ittiği kabin, alınan kumanda ile kabini gerekli kata taşımaktadır.

Hidrolik sistem üç bölümden oluşmaktadır:

  • Bir depo (sıvı rezervuarı)
  • Elektrik motoru tarafından güç verilen bir pompa
  • Silindir ve rezervuar arasındaki bir valf

Mekanizma; silindir adı verilen dairesel kesitli sağlam bir boru içinde kayan, piston olarak adlandırılan, ikincil bir silindirden oluşur.

Silindir, genellikle sabit, piston ise, pompanın sağladığı yüksek basıncın tahrik ettiği hareketli kısımdır.

Bu hareket asansörün yükü (kabini) kaldırmasını sağlayacaktır. Borunun içindeki silindirin tepesindeki pistonun sıklığı pistonun üzerindeki keçelerle sağlanmaktadır.

Yağ, tanktan silindire esnek veya katı borularla iletilmektedir. Tankın içinde de motor pompa birimi ve onun üzerinde madeni yağ akışının kontrolü için elektrik kumandalı valf bloğu bulunmaktadır.

Valfler, kabini tedricen indirip kaldırırken seyir konforunu ve nominal hızı temin etmektedir. Tank ve onunla ilgili parçalara güç birimi adı verilir.

Hidrolik sistemlerde bir klape, kabini indirmek için elle kumandalı valf, yukarı yönde hareket için yine elle kumandalı pompa ve bir kırılma valfi bulunur.

Kırılma valfi, dolaylı hareket sağlanan asansörlerde, diğer güvenlik tertibatlarıyla birlikte, asansörü serbest düşüşten ve aşırı hızda aşağı hareketten korur. Kırılma valfi bir güvenlik aksamı olarak kabul edildiğinden onaylanmış kuruluş kimlik numarası ve CE işareti iliştirilmiş olması gerekmektedir.

5. HİDROLİK ASANSÖR ÇEŞİTLERİ

Hidrolik asansörler; silindir/piston tipine, bölme sayısına (teleskop silindirlerde), kabin yerleştirme konumuna (orta veya yan pozisyonda) ve doğrudan veya dolaylı hareketlerine göre farklı teknik özelliklere sahip çeşitli tiplerde bulunmaktadır. Hidrolik asansörleri direkt tahrikli sistemler ve endirekt tahrikli sistemler olmak üzere iki grupta toplamak mümkündür.

1- Direkt tahrikli sistemler: Direkt tahrikli hidrolik asansörlerde silindir, direkt olarak kabin süspansiyonuna bağlanmıştır ve silindirin çıkış-iniş hızı, kabin hızına eşittir. Direkt tahrikli sistemlerde; yükten kaynaklanan kuvvetler, direkt olarak kuyu tabanına iletilmektedir. Paraşüt tertibatına gerek yoktur, Boru kırılma valfi kullanılır. Direkt tahrikli sistemler; merkezden tahrikli ve yandan tahrikli sistemler olmak üzere ikiye ayrılır.

grey
a) Merkezden tahrikli sistemler: Tesisin kullanımında oluşan kuvvetler, direkt olarak kuyu tabanına iletilirler. Bu nedenle kuyu, yan duvarları daha hafif tip inşa edilebilir. Raylar, kuyu (kabin) merkezindedir. Kuyu dibinde su sızdırmaz bir silindir çukuru gereklidir. Kuvvet uygulama noktası merkezidir. Paraşüt sistemi gereksiz, boru kırılma valfi kullanımı zorunludur.

b) Yandan tahrikli sistemler: Kuvvetler, direkt olarak kuyu tabanına iletilirler. Kuyu alanı kullanımı, yana monte edilen silindir nedeniyle biraz azalır. İlave bir kuyu çukuruna gerek yok

tur. Paraşüt sistemi gereksiz, boru kırılma valfi zorunludur. Yandan tahrikli sistemler; yandan direkt tahrikli, tek pistonlu ve iki pistonlu olmak üzere üç gruba ayrılır.

b1) Yandan direkt tahrikli sistem: Genellikle özel dizaynlar istenildiği zaman kullanılır. Paraşüt sistemi gerekli değildir ve çok kademeli bir piston sayesinde uzun bir seyahat mesafesi elde edilebilir. Bu sistemlerde silindiri yerleştirmek için bir delik açılması gerekmektedir.

grey

b2) Tek pistonlu sistem: Bu sistemde süspansiyon ile piston arasında direkt bağlantı vardır. Genellikle seyahat mesafesi kısa olan montajlarda kullanılır. Asansörde paraşüt sistemine gerek yoktur.

grey

b3) İki pistonlu sistem: Bu sistem, kısa seyahat mesafesi gerektiren geniş yük asansörleri için kullanılır. Ray patenleri, genellikle kama tipi olup özel bir malzemeden yapılmıştır.

grey

2- Endirekt tahrikli sistemler: Yüksek seyir mesafelerinde ve hızlarda endirekt tahrikli sistemler tercih edilir. Silindir kabin süspansiyonuna yandan endirekt olarak bağlanır. Kabini tahrik etmek için bir veya iki silindir kullanılabilir. Endirekt tahrikli sistemlerde, kuvvetler direkt olarak kuyu tabanına iletilir. Yüksek irtifalarda bile silindir için ilave bir kuyu çukuruna gerek yoktur. Paraşüt tertibatı zorunludur. Endirekt tahrikli sistemler; tek pistonlu, iki pistonlu ve karşı ağırlıktan tahrikli sistemler olmak üzere üçe ayrılır.

a) Tek pistonlu sistemler: Hidrolik asansör uygulamalarında en çok tercih edilen çeşittir. Bu tür asansörlerde, halatlar ile seyir mesafesi iki katına çıkarılmaktadır. Ancak halat kopmasına karşı tedbir olarak paraşüt düzeni kullanılmalıdır.

grey

b) İki pistonlu sistemler: Uzun seyahat mesafeli yük asansörleri için kullanılır. Bu tür hidrolik asansörlerde hız ve taşınacak yük fonksiyonlarına göre hesaplanmış bir paraşüt sistemi kullanılması zorunludur.

grey

c) Karşı ağırlıktan tahrikli sistemler: Çift tesirli hidrolik piston kullanılmaktadır. Kabinin hareketi, karşı ağırlığa bağlı piston tarafından sağlanmaktadır. Bu sistemle daha küçük piston çapı ve düşük volumetrik akışa sahip pompa kullanma imkânı doğmuştur.

grey

6. HİDROLİK ASANSÖRLERİN TERCİH EDİLME NEDENLERİ

  • Hidrolik asansörlerde, asansörün yükü bina tabanı tarafından taşınmaktadır.
  • Makina odası rahatlıkla giriş veya birinci katta oluşturulabilir. Kurulum sırasında kaza riski güvenli makina odası kullanımı ile daha azdır.
  • Kurtarma operasyonu normal olarak bilgilendirilmiş bina fertleri tarafından bir kaç dakika içinde yapılabilir, uzmana ihtiyaç yoktur. Acil durumlarda müdahale kuyuya inmeden veya en üst kata çıkmadan yapılabilir.
  • Kurulum ve bakım maliyetleri daha azdır. Yedek parça tedariki kolaydır.
  • Deprem dolayısıyla oluşan hasarlar, halatlı asansörlere göre daha azdır.
  • Hidrolik asansör üniteleri, daha az parçadan oluştuğundan daha az servise gereksinim duyarlar. Motor-pompa tahrik sistemi genellikle yağ içerisine bulunan hidrolik asansörler minimum aşınma ile problemsiz çalışırlar.
  • Asansör kuyusunda ve makine odasında yer alan yangın fıskiyeleri ve söndürme sistemlerine daha az duyarlıdırlar.
  • Eski binalara yapısal güçlendirmeye gerek duymaksızın kurulabilen en ekonomi çözümdür.
  • Binalarda daha etkin bir kullanılabilir alan oluşturur.
  • Sessiz çalışma sağlar.
  • Olası arızalarda (enerji kesilmesi, bir faz gitmesi, sigorta atması) asansör otomatik olarak kata ulaşır.

7. HİDROLİK ASANSÖRLERİN ZAYIF NOKTALARI

  • Kullanılan yağın özellikleri, sıcaklık ile değiştiğinden performans değişikliği oluşmaktadır.
  • Yer altındaki sistemlerin yağ kaçakları, çevredeki su kaynaklarını kirletebilir.

8. HİDROLİK ASANSÖRÜN TAŞIDIĞI BAŞLICA RİSKLER

Hidrolik asansörlerin kullanımı sırasında, ilgili mevzuat ve standart gereklerine uyulmadan montaj yapılmış olması durumunda; can kaybı, ciddi yaralama, hafif yaralama ve sonrasında psikolojik travmalara yol açabilecek vakalarla karşılaşılması söz konusu olabilecektir. Dolayısıyla yüksek risk faktöründen söz edilmesi mümkündür.